
Biz değerlere, sanat ve kültüre saygılı yetiştirildik. Kurtuluş savaşı yıllarının genç kızı annem Kemaliye halısı dokurmuş. Anneannem tanıdığım en korumacı ve tutumlu insandı. Halı-kilim vb. el sanatlarına yakınlığım annemi çok sevmemden, sanat eseri, toplama, koruma ve saklama tarafımda bu iki güzelden olmalı. Hekim olunca yurtiçi veya yurtdışında tablo, seramik, çini vb. eserler ve objeler toplamaya başladım ve sürdürmekteyim. Ailece sanata ve sanatçıya yakın olmaktan esenlik duyarız.
Eğitim yıllarımda bilim ve sanatın asla ayrı düşünülmemesi, bilime ve bilgiliye, sanat ve kültüre saygılı olmamız öğretildi. Akademik yaşamımda ise bilim ve sanat birlikteliğinin vazgeçilmezliğini gözlemledim. Trakya Üniversitesi Rektörlüğü yaptığım dönemde 4 Müzenin ve Güzel Sanatlar Fakültesi’nin kuruluşuna öncülük ettim. Sağlık Müzesi 2004 yılı “Avrupa Konseyi 2004 yılı Müze ödülü” kazandı.
Tıp “bilgi ve becerinin bütününden oluşan bir sanat” olarak tanımlanır. Hipokrat yaklaşık 2500 yıl önce “Tıp bir sanattır” demiş. Son yıllarda hekimlik sanat olmaktan uzaklaştı. Tıbbın sanata, sanatın ustalara, ustaların ise değer görmeye gereksinimi var. Tıp sanattan ayrı düşünülemez, ben sanatla iç içe yaşamak istedim, müze açmayı da bu nedenle düşledim galiba. Sanat çizgi ile başladı, ben de sağlıklı bir yaşam için çiziyorum; ancak insan vücudunu.
“Anıt kent” Edirne; tarihi geçmişe sahip olmanın yanı sıra coğrafi konumuyla da doğu-batı kültürleri arasında köprü işlevi gören bu özgün şehirde en verimli yıllarım geçti, 36 yıldır burada yaşıyorum. Bu Anıt Kent’te, özel müze kurmak amacıyla âtıl durumdaki tarihi binalardan uygun birinin tahsisi için 10 yıldan fazla çaba gösterdim, dosyalar hazırladım ve başvurular yaptım, olmadı. Sonunda tarihi özelliği, mimari doku zenginliği açısında Edirne’nin seçkin semti Karaağaçta alınan arsaya yaptırdığım bina Edirne’nin 95. kurtuluş günü 25 Kasım 2017 de “OSMAN İNCİ MÜZESİ” olarak açıldı. Birikimimi sanat severlerle, öğrencilerle ve ilgi duyanlarla paylaşma olanağı bulacağım.
Ben müzeleri temel eğitim kurumları olarak görmüşümdür. Toplum müzelerden, sanat ve kültür merkezlerinden, kütüphanelerden geçerek olgunlaşır. Osman İnci Müzesi’nde sanat, kültür ve eğitime katkı sunmak istedim. Süreli-sürekli sergiler, kitaplıklar, okuma salonları, çok amaçlı salon, koleksiyonlarla günümüzü geçmiş ve gelecekle zenginleştirmeyi hedefliyoruz.
Prof. Dr. Osman İNCİ
Yönetim Kurulu Başkanı
Leave a Reply