
Liderlik kavramının tarihsel geçmişi çok eskilere dayanıyor. Bir grubu belirli bir amaç doğrultusunda bir araya toplayabilme, kişileri harekete geçirebilme yeteneğine ve gerekli bilgiye sahip kişilere lider diyoruz. Her ne kadar liderlik denildiğinde aklımıza pozitif ve olumlu özellikler gelse de karşımıza çıkan modern liderlik türlerinden bir tanesi de toksik liderlik kavramıdır.
Toksik liderlik kavramı literatürde ilk kez 1996 yılında Whicker tarafından ortaya atılmıştır. Toksik, sağlığa zarar veren madde anlamına gelmektedir. Toksik sözcüğü Latince “toxicus” kelimesinden türemiştir. Toksik lider ise, adeta zehirlerini yayan, yıkıcı davranışlar sergileyen, kendini yücelten, kişisel çıkarlarını ön planda tutan liderlerdir.
Zorba, bağırıp çağıran, astlarını kötüleyen ve onları küçümseyen, kişiler arası ilişkileri zayıf, düşmancıl, narsist, kuruma faydasından çok zararı olan liderler toksik liderlerdir. Akademik literatürdeki tanımları değerlendirdiğimizde, toksik liderin zihinsel açıdan rahatsızlığı olan lider olarak da geçtiği dikkat çekmektedir. Toksik liderler çevresine bilinçli ya da bilinçsiz olarak zarar verebilir.
Toksik liderler, sosyal olgunun dışında kalma ve var olan elindeki gücünü yitireceğini düşündüğünden dolayı endişelenir ve kötü davranışlar sergiler. Kurumda sürekli sorun yaratırlar ve genelde sorunların kaynağı olurlar. Belirsizlik, olumsuzluk ve sorunlardan beslenirler. Bunun sonucunda da etrafa saçtıkları zehirleri ile çalışma ortamına zarar verirler.
Nihayetinde güvensiz bir çalışma ortamı ve iklimi oluşur. Güven kaybolduğunda, bağlılık zayıflar, çalışanlar kuruma ve diğer çalışma arkadaşlarına yabancılaşırlar. Bunun yanı sıra, çalışanların moral ve motivasyonları düşer, verimlilikleri azalır. Yıkıcı davranışlar, dedikodu, saldırganca davranışlar, olumsuz tutum ve davranışlar sergilemektedirler. Durum böyle olunca çalışanlar, kurumdaki varlıklarını uzun soluklu göremezler.
Karen Y. Wilson-Starks çalışmasında toksik liderlerin kişilere zarar verdiğine, kişilerin coşkularını, yaratıcılıklarını ve özerkliklerini körelttiğine değinmiştir. Yine Wilson-Starks, toksik liderlerin değişmelerinin hiç de kolay olmadığını ancak değişimin mümkün olduğunu savunmaktadır. Buna ek olarak, kişisel dönüşümün kolay olmadığını, pek çok toksik liderin değişmeyi reddettiğinden bahsetmiştir.
Colonel George E. Reed ise çalışmasında toksik lider sendromunun üç unsurundan bahsetmiştir: Toksik liderin astların kötülüğü istemesi, kurum iklimini negatif etkileyen kişilik olması ve kişisel çıkarlarını ön planda tutan kişi olmasıdır.
Peki Toksik Liderlerin Ortak Özellikleri Nelerdir?
- Yanlışlarını göremeyecek düzeyde kibirli,
- Egosu nedeni ile eksikliklerinin farkına varamayan,
- Bencil,
- Çıkarcı davranışlar sergileyen,
- Kendini ön plana atan,
- Kötü huylu,
- Hakaret eden,
- Başkalarının başarısı ile mutlu olmayan,
- Başkalarını yıldıran ve aldatan,
- Ben merkezli,
- Yıkıcı, zararlı,
- İşlevsiz,
- Çalışanları tehdit eden,
- Bağırarak konuşan,
- Zorbalığa başvuran,
- Kötü sözler söyleyen,
- Empati duygusundan yoksun kişilerdir.
Toksik Liderliğin Sonuçları
Toksik liderler hem kurumu hem de kişileri zehirleyen liderler olması sebebiyle kurumda toksik liderliğin varlığı kurumlar ve çalışanlar üzerinde yıkıcı ve olumsuz sonuçlara yol açmaktadır. Bunlardan bazıları şunlar olabilir:
İş stresinde artma: İş yerinizde sizi zehirleyen bir liderin olduğunu düşünün…Hiç şüphesiz iş stresiniz ikiye katlanacaktır.
Tükenmişlik sendromu: Zehirleyen bir liderin bulunduğu iş ortamında fiziksel, zihinsel ve duygusal olarak tükenmişlik sendromu kapınızı çalacak.
Mobbing: Zarar veren, kötü huylu bir liderin yanında psikolojik baskı, psikolojik şiddete maruz kalmanız an meselesi…
İş yeri performans ve örgütsel verimlilikte azalma: Toksik liderin varlığı sadece bireylere zarar vermek ile kalmayacak, bunun yanı sıra kurumsal performans ve verimliliği de olumsuz etkileyecektir.
Kaygı ve depresyonda artma: Size zarar veren bir birey ile yan yanasınız. Üstelik bu kişi kurumdaki lideriniz… Endişe, kaygı ve depresyon gibi durumlar da oluşabilir.
Çatışma ve saldırganca davranışlarda artma: Kötü huylu, size ve bulunduğunuz kuruma zarar veren liderin yanında kuşkusuz yönetilemeyen bir çatışma olacak ve kurumda saldırganca birtakım davranışlarda artış olacaktır.
Kurum içi iletişimde zedelenme: İletişim, insan ilişkilerimizin olmazsa olmazı. Toksik liderin olduğu bir kurumda iletişimde de kopukluklar ve sorunlar oluşacaktır.
Örgütsel güvende azalma: Toksik liderin sonucu olarak kurumda güven ortamı yerine, korku ortamı oluşacak ve kurumsal güven giderek azalacaktır.
Kurumsal bağlılıkta azalma: Kuruma bağlı, kurum ile amaç ve hedeflerini özdeşleştirmiş çalışanlar her kurumun hayali…Ancak toksik liderin olduğu bir yerde kuruma bağlı çalışanlardan söz etmek mümkün değil.
Kurum içerisinde dedikodularda artma: Kendini merkeze koyan, bireysel çıkarlarını kurumun çıkarlarının önünde tutan bir liderin yanında kurumda dedikodular da artacaktır.
İşten ayrılmalarda artma: Çalıştığınız kurumda size zarar veren biri var, üstelik bu size liderlik eden kişi. Kurumda ne kadar devam edebilirsiniz? Tabii ki, toksik liderlik çalışanın işten ayrılma niyetini de artıyor.
İş yaşamında toksik liderlere, yaşam yolculuğunuzda ise toksik insanlara denk gelmemek dileğiyle…
Burcu Yiğit
https://hbrturkiye.com/blog/toksik-bir-lider-olabileceginizi-dusundunuz-mu
Leave a Reply