Posted by: bluesyemre | July 22, 2022

Sürdürülebilirlik Odağında Çevreci Davranış ve Yeşil İşgörenler

Eldeki kaynaklar ömür boyu bize yeter mi? Üstelik de kıt kaynaklar…Kıt kaynaklar bugün nesilden nesile aktarımı ve sürdürülebilirliğine yönelik faaliyetleri ile giderek önem kazanıyor.

Son yıllarda yeşil kurumsal davranış, bilim insanlarının ilgisini ve dikkatlerini çeken konulardan bir tanesi. Kişilerin çevrenin yararını gözetmeleri, çevreye karşı duyarlı davranışlar sergilemelerine yeşil davranış diyoruz. Çevreyi düşünen, çevrenin zararını minimuma indiren, çevre dostu olan davranışlar gösteren çalışanlara da yeşil işgören davranışı diyoruz. Aynı zamanda çevreye minimum zararı vererek, çevreyi de düşünmek, çevreye karşı duyarlı ve bilinçli olmak demektir. Çalışanların resmi olarak iş tanımlarında bulunmayan, gönüllülük esasına dayalı sergiledikleri çevre dostu davranışlardır.

Çevre ve işletme/kurum dediğimizde kuşkusuz hepimizin aklına işletmenin iç ve dış çevresi geliyor. Oysa çevreye duyarlı, çevre dostu olmak, yani doğal çevre de önemli…

Günümüzde sadece iç ve dış çevreyi göz önünde bulunduran kurumlar ayakta kalamaz. Sürdürülebilir olmak ve çevresel sürdürülebilirlik adına doğal çevreyi korumak da gereklidir.

Çalışanların geri dönüşüme önem vermesi, yeniden kullanılabilen ürünleri tekrardan kullanması, atıkları ayrı yere ayırması, enerji tasarrufu ve su tüketimini azaltması, az çıktı alması gibi davranışlar yeşil (çevreci) kurumsal davranışa verebileceğimiz örneklerdir.

Kurumlarda çevreci davranışlar sergilemek için üç öneri:

Yeniden kullanılabilir ürünleri ayırt etmek. Ofiste ayrı ayrı bölümlendirerek kağıt, alüminyum tenekeler, karton, plastik bardak, kutu, cam, toner, kartuş, piller gibi yeniden kullanımı olan ürünleri ayırabiliriz. Kağıt gibi ofiste kullanılan her türlü malzemenin kullanımını azaltabiliriz. Kağıt israfı yapmak yerine mümkünse çıktı almayabiliriz ya da minimum çıktı alabiliriz. Çıktı alırken kağıtları çift yönlü yazdırabiliriz veya daha önce bir yönü kullanılmış olan kağıtların boş yönlerine yazdırmak suretiyle çıktı alabiliriz. Ofis içi yazışmaları e-posta aracılığıyla yönlendirebiliriz. Toplantı tutanakları, karar defterleri, çalışma çizelgeleri gibi sanal planlama ve duyuruya uygun olan tüm yazışmaları sanal ortamda sürdürebiliriz. Şişe, pil, kağıt, geri dönüşüm atıklarını ayırabiliriz. Özellikle pil, batarya gibi atıkların biriktirilmesi ve doğru şekilde imha edilmesiyle geleceğimizin çok daha iyi korunmasına yönelik olumlu adımlar atabiliriz. Ofiste ortak kullanımdaki çay, şeker, kahve gibi gıdaları tekrar doldurulacak şekilde yeniden kullanılabilir kaplarda muhafaza edebiliriz. 

Enerji tasarrufu yapmak. İş harici ofiste bilgisayarlarımızı kapalı tutabiliriz. Özellikle kalabalık ofislerde bilgi işlem ayarlarında çalışılmayan bilgisayarlarda uyku modunu aktifleştirerek enerji harcamasını minimuma indirebiliriz. Az enerji harcamak ve elektrik tasarrufu yapmak adına ofisten çıkarken bilgisayarı, teknolojik cihazları, ışıkları kapatabiliriz. Lavabo ve merdiven aydınlatmaları gibi sürekli kullanılmayan alanlarda fotoselli sistemleri kullanarak gereksiz harcamanın önüne geçebiliriz. Yine aynı şekilde ofiste kullanılmayan odaların ışıklarını ve ofis dışı saatlerde ışıklar kullanılmadığında kapalı tutabiliriz. Ofis içerisinde toplantı odası gibi sürekli aktif kullanılmayan mekanları yalnızca kullanılacağı zaman aydınlatabiliriz. Çalışma ortamlarında ısı ayarlarını optimize ederek gereksiz tüketimden uzak durabiliriz. Aynı şekilde klima ve havalandırma sistemlerini mümkün olduğunca gereksiz kullanımdan kaçınabiliriz. Açılan pencereler yoluyla havalandırma bilincini aşılayabiliriz.

Kurumda ek masraflardan kaçınmak. Yurt dışı, yurt içi ve hatta yoğun nüfuslu şehirlerde, seyahat için harcanacak seyahat organizasyonu, seyahat öncesinde bireysel hazırlıklar, ulaşım süresi, toplantı mekanı organizasyonu gibi kayıpları göz önünde bulundurarak yapılabiliyorsa telekonferansı  tercih edebiliriz. Hele ki günümüz dinamiklerinde çevrim içi toplantılar, görüşmeler yapmak hem ek masraflardan kaçınmamızı hem de zaman ve mekandan kazançlı olmamızı sağlar.

Böylelikle çevrenin olumsuz etkilerini azaltmış oluruz.  

Literatürde yeşil örgütsel davranış konusu lider desteği, kurumsal adalet, yönetimin çalışanlar üzerine etkisi gibi pek çok kavramla çalışılmıştır.  Wesselink vd. (2017) çalışmalarında, kurumdaki liderin desteğinin çevreye duyarlı davranışlara etkili olmadığını ortaya koymuşlardır. Akbaba (2019), yeşil örgütsel davranışın anlamlı düzeyde kurumsal adaletten etkilendiğini belirlemiştir. Fawehinmi vd. (2020)’e göre, yeşil insan kaynakları yönetimi çalışanların çevresel bağlılıklarını ve yeşil iş gören davranışlarını etkilemektedir. Wiernik vd. (2016), yaş ve çevreci davranışlar arasında oldukça düşük bir ilişkinin olduğu sonucuna varmıştır. Yiğit (2017)’e göre, kurum içerisinde yöneticiler astlarına örnek davranışlar göstererek bunu kurumda tavandan tabana yaymalıdırlar. 

Sürdürülebilirliğe ve çevreci davranışa önem veren örnek firmalardan biri COFL (Circle of Life) markası. Marka isminin Türkçesi yaşam döngüsü anlamına geliyor. Marka ismine yakışır şekilde çevreye duyarlı davranışlar sergileyen bir marka. “Kurtarıyoruz, Kullanıyoruz, Yeniden Kazandırıyoruz” sloganıyla yola çıkan marka, sürdürülebilirlik, çevre ve doğa dostu yollar izliyor. Peki neler yapıyorlar? Gelin bunlara değinelim.

  • Enerji tasarrufuna yönelik aydınlatmalarda LED kullanımı,
  • Geleneksel dikiş makineleri yerine enerji tasarrufu sağlayan dikiş makineleri kullanımı,
  • Isıtma ve soğutmada tasarruflu sistemler kullanımı,
  • Su tasarrufuna yönelik yağmur suyu toplama sistemleri,
  • 2020’den beri güneş enerjisi santralleri ile toplam ihtiyacın yüzde 15’ini karşılama,
  • Etiket, karton, ipleri döngüye kazandırma çabası,
  • İplik, etiket, kağıt, kumaş gibi kullanılan materyalleri yeniden geri dönüştürme sayesinde atık üretimleri neredeyse sıfıra indirme,
  • Geleneksel yöntemlerde üretilen ürünlere göre yüzde 68 az karbon ayak izi bırakma.

COFL markasının sektördeki uygulamalarına baktığımızda çevreci davranışa örnek bir marka olduğunu görüyoruz. Çevresel sürdürülebilirliğe önem veren, çevreci davranışın, çevreci çalışanların olduğu markalara çok daha fazla ihtiyacımız var. Unutmayalım kurumlar çevre dostu olmadıkça, kurumdaki çalışanlar da olamazlar. Çevreyi düşünen, doğa dostu markaların ve çalışanların artması dileklerimle…

https://hbrturkiye.com/blog/surdurulebilirlik-odaginda-cevreci-davranis-ve-yesil-isgorenler


Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Categories

%d bloggers like this: